İşsiz Erkek Nafaka Öder Mi?
Boşanma davası sırasında ve sonraki aşamada genellikle somut vakıa özelinde mahkemece tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası ödenmesine karar verilebilmektedir. Uygulamada, erkeğin nafaka ödemesi yönünde ağırlıklı olarak kararlar verilse de; aile hukukunda kabul edilen eşitlik ilkesi gereğince kadınında nafaka ödemesine karar verilmesi mümkündür.
Bu yazımızda erkeğin işsiz olması halinin nafaka yükümlülüğüne nasıl bir etkide bulunacağından bahsedeceğiz. Konuyu üç alt başlık halinde incelememiz gerekirse:
a) Tedbir nafakası yönünden: Tarafların ekonomik gücü nafaka miktarının belirlenmesinde önem arz eden konulardan birisidir. Erkeğin işsiz olması somut davada tedbir nafakası ödenmesine karar verilmesine engel oluşturmayacaktır. Ancak erkeğin gelirinin olmaması mahkeme tarafından tedbir nafakası miktarının belirlenmesinde göz önünde bulundurulacaktır. Kişinin daha sonraki dönemde işsiz kalması (iradi veya zorunlu olarak) veya gelirinin azalması sebebiyle nafaka miktarında indirim talep edebilmesi de mümkündür.
Konuya ilişkin olarak bir Yargıtay kararında bu durum şu şekilde belirtilmiştir: “Mahkemenin direnme gerekçesinin aksine erkeğin gelirinin bulunmaması, kadının çalışıyor olması veya kusur durumu kadın yararına tedbir nafakası hükmedilmesine engel teşkil eden vakıalar değildir.” (Yargıtay HGK., E. 2017/1891 K. 2018/1577 T. 25.10.2018)
b) Yoksulluk nafakası yönünden: Yoksulluk nafakası TMK m.175 hükmü kapsamında düzenlenmiştir. Buna göre boşanma kararının kesinleşmesi ile birlikte, ekonomik olarak zor durumda kalacak olan eş, daha ağır kusurlu olmamak şartıyla boşanılan eşten maddi gücü oranında nafaka talep edebilecektir.
Görüldüğü üzere ilgili kanun maddesinde eşin maddi gücü doğrultusunda yoksulluk nafakası ödemesine karar verilebileceği belirtilmiştir. Ancak erkeğin işsiz olması somut davada, diğer şartlarında mevcut bulunması kaydıyla, yoksulluk nafakasına hükmedilmesine engel değildir.
Örneğin; Ahmet’in işsiz olduğunu, başkaca bir mal varlığı veya geliri bulunmadığını, eşi Ayşe’nin de çalışmadığını, başkaca bir malvarlığı veya geliri bulunmadığını varsayalım. Mahkeme tarafından taraflar arasında görülen dava sonucunda, somut vakıada Ayşe’nin daha ağır kusurlu olmaması şartıyla, Ahmet’in yoksulluk nafakası ödemesine karar verebilecektir.
Yukarıda tedbir nafakası ile ilgili bölümde de belirttiğimiz üzere; erkeğin çalışmaması durumu yoksulluk nafakasının miktarının belirlenmesinde önem arz etmektedir. Konuya ilişkin olarak bir Yargıtay kararı aşağıdaki gibidir:
“Yoksulluk nafakasının hükmedildiği duruma göre davacının işsiz kalmasına bağlı olarak geliri azalırken, davalı kadının mali durumu iyileşmiştir. O nedenle hakkaniyet gereği nafakanın azaltılması gerekirken davanın reddi doğru görülmemiştir.” (Yargıtay 3. HD., E. 2012/19128 K. 2012/24135 T. 22.11.2012)
Belirtelim ki; kadının yoksulluk sınırının üzerinde düzenli ve sürekli gelirinin olmasına karşı erkeğin çalışmaması halinde kadının yoksulluk nafakası nafaka talebi reddedilecektir. İlgili Yargıtay kararı şu şekildedir: “Toplanan delillere göre erkeğin işsiz olduğu, davacı kadının çalıştığı, düzenli gelirinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemez. O halde, davacı kadının yoksulluk nafakası isteğinin reddi gerekmektedir.” (Yargıtay 2. HD., E. 2015/13682 K. 2016/4469 T. 8.3.2016)
c) İştirak nafakası yönünden: Türk Medeni Kanunu m. 182/3 uyarınca müşterek çocuğun velayeti kendisine verilmeyen eş, sosyo-ekonomik imkanları doğrultusunda müşterek çocuğun eğitim, bakım, korunma vs. giderlerine katılmakla yükümlüdür. Buna göre erkek eşin işsiz olması mahkemece ortak çocuğa iştirak nafakası ödenmesi yönünde hüküm kurulmasına engel değildir. İlgili Yargıtay kararı şu şekildedir: “Öte yandan işsizlik olgusunun nafaka yükümlüsünü nafaka yükümlülüğünden kurtarmayacağı hususları nazara alınmadan iştirak nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.” (Yargıtay 3. HD., E. 2012/17662 K. 2012/22496 T. 1.11.2012) Fakat kendisine ortak çocuğun velayeti verilmeyen erkeğin çalışmaması hali iştirak nafakası miktarı belirlenirken göz önünde bulundurulacaktır.
Av. Oktay Altunkaya – Boşanma Avukatı Ankara